29 Ocak 2013 Salı

Çakma hamarat

Dikkat ederseniz yeni açtığım blogumda sürekli bir yemek tarifi verme modundayım.

Görenler beni yılların ev kadını zannedebilirler.

Ama belirtmek isterim, ben henüz 1 yıllık evli çakma bir hamaratım.

Çakma dedim ve kendimle dalga geçtim biraz, ama işin özü şu: Ben de tüm kadınlar gibi doğal içgüdülerimle dünyaya geldim.

Bu içgüdüler içimde bir yerlerde var, hangisini öne çıkarmak istersem onun üzerine gidiyorum.

Yıllarca mükemmel bir ev kadını olan bir anneyle yaşadım.

Annem gerçekten örnek bir kadındır.

Dürüstlüğü, ailesini sahiplenişi, çocuklarını yetiştirişi, enfes yemekleri, yoktan var edişleri ve dahası. Hal böyleyken, evde hiçbir şey yapmasam bile bu anneye duyarsız kalmak mümkün olamazdı.

Ben de kalamadım tabii.

Canım annem sayesinde hiçbir şeye elini sürmemiş olan benden hamarat bir insan çıktı.

Ancak altını çizmek isterim ki, ben sürekli yemek yapan bir insan değilim. Her insan gibi evimde yemekler hazırlar ve misafirler ağırlarım.

Benim en sevdiğim şey, sevdiğim insanlara bir şeyler hazırlamak. Yapayım, gelsinler, yesinler, içsinler...

Hayat bu değil mi? Keyif aldığın insanlarla keyif aldığın şeyleri yapmak...

Tüm kadınlar gibi bende kariyerime devam eder, süslenip gezer, evimde de keyifli sofralar hazırlamayı bilirim.

Zaten işin sırrı da bu değil mi?



21 Ocak 2013 Pazartesi

Peynirli Poğaça Tarifi

Sabah kahvaltılarınıza lezzet katacak ev yapını poğaça tarifi vereceğim sizlere. Gidip fırınlardan ya da pastanelerden yağlı yağlı ve içine nasıl bir malzeme konulduğunu bilmediğiniz ama alıp yediğiniz poğaçalara en büyük rakip bunlar. Özellikle çocuklu evlerin anneleri, hafta sonunda yapsanız bile hafta arası çocuğunuza rahat rahat yedirebilirsiniz bunları. İşte tarifim.

Malzemeler:

Hamur için:

- 1 su bardağı süt

- 1 çay bardağı sıvı yağ

- 1 su bardağı yoğurt (yoksa sütte kullanabilirsiniz)

- 1 paket kuru maya

- 1 yumurta akı

- 1 çay kaşığı mahlep

- 1 tatlı kaşığı tuz

- Aldığı kadar un (kulak memesi kıvamında bir hamur olacak)

İç Malzemesi:

İsteğe bağlı olarak kaşar peynir, beyaz peynir, lor peyniri ya da zeytin ezmesi kullanabilirsiniz. Eğer peynirli yapacaksanız içerisine maydanoz koyabilirsiniz. Malzeme için ölçü vermiyorum, tercihinize göre rahat olun.
 

Yapılışı: 

Öncelikle sıvı malzemelerimizi bir kapta karıştırıyoruz. Sonrasında kuru malzemeleri sırasıyla ekliyoruz. Unu azar azar ekleyerek yoğurmaya başlıyoruz. Hamurumuzun çok kuru olmaması önemli, buna dikkat edin. Ellerinizi ara sıra yağlarsanız yapışmaz. Hazırladığınız hamuru bir süre mayalanmaya bırakabilirsiniz. Mayalama işleminiz bittikten sonra elerinizi yağlayıp hamuru küçük toplar haline getirin. Küçük hamurları elinizde yuvarlayıp açın ve iç malzemesini koyup kapatın. Üzerine bir yumurta sarısınu iyice karıştırıp sürün ve çörek otlarınızı serpiştirin. Önceden ısıtılmış 170 C fırında üzerleri kızarıncaya kadar pişirin.

Afiyet olsun...

16 Ocak 2013 Çarşamba

Aperatiflerle Zenginleşen Bir Masa

Sevgili hanımlar, özelliklede çalışan hanımlar, misafir ağırlamak çok keyifli ama biraz yorucu bir aktivite. Günümüzde insanlar ancak hafta sonları böyle aktiviteler yapabiliyorlar. Hafta içi yoğun çalışma temposu buna izin vermiyor maalesef.

Kimi zaman kahvaltı, kimi zaman akşam yemeği kimi zaman akşam çayı ya da şarap keyfi şeklinde oluyor. Ne olursa olsun hepimiz en güzel şekilde misafirlerimizi ağırlamak isteriz.

Ben misafir ağırlamayı çok seviyorum. Arkadaşlarım, ailem ve sevdiğim insanlara özel bir şeyler hazırlamak beni çok mutlu ediyor. Evlenmeden önce elini hiçbir şeye sürmeyen ben, evlendikten sonra bir hamarat oldum sormayın gitsin. Sanırım bunda annemin payı var. Lezzetli yemekleriyle nam salmış canım annemin yanında yetişip biraz olsun ona benzememek imkansız olurdu. E ne demişler "Anasına bak kızını al".

Canım annemin emekleri sayesinde hamarat bir insan oldum. Evlendiğimizden beri geçen 1 yılda çok keyifli masalar hazırladım. Hep söylediğim gibi yaptıklarıma sevgimi kattım ve tadına doyulmadı.

Çok vaktim olmadığı bir akşam misafirlerime aperatiflerden oluşan bir masa hazırladım. Konseptimiz "Şarap"tı. İtalya seyahatim sonrası birbirinden lezzetli peynirler ve şaraplar almıştım, bu işimi kolaylaştırdı. Şimdi size menümü anlatayım.

1) Minik kanepeler

2) Çeşnili kıtırlar

3) Kolay beze

4) Peynir tabağı

5) Taze fesleğenli, Mozarellalı domates dilimleri


Gördüğünüz gibi kolay ve pratik bir masa hazırladım. Kurabiye kalıplarıyla kelebek ve kalp şekilleri verdiğim çok sevimli kanepeler yaptım. Bir kısmı zeytin ezmesi-kaşar ve jambonlu, bir kısmı ton balıklı-turşulu.

Çeşnili kıtırların ve bezelerin tarifini daha önce yazmıştım.

Peynir tabağımı dediğim gibi İtalya'dan getirdiğim çeşitli peynirlerle doldurdum. Burada olsaydım: Eski kaşar, ezine peyniri, dil peyniri, üçgen peynir ve kendi yaptığım peynir toplarıyla süslerdim. Yani her haliyle güzel ve lezzetli olurdu.

Taze fesleğenli mazerallalı domates dilimleri de çok kolay ve lezzetli. Marketlerde satılan yuvarlak mozarella peynirlerini dilim dilim kesin. Sonra domateslerinizi aynı şekilde dilimleyin. Bir dilim domates, bir dilim mozarella ve üzerine taze bir yaprak mozarella koyup aynı sıralamayı devam ediyoruz. Üzerine zeytinyağı ve tane kara biber serpiştiriyorsunuz.

İşte enfes aperatiflerle zenginleşmiş bir sofra. Siz, istediğiniz farklı tatları sofranıza ekleyebilirsiniz.

Hepinize afiyet olsun...

15 Ocak 2013 Salı

Çeşnili Kıtır Tarifi

Çok sık yaptığım, inanılmaz kolay ve kurtarıcı bir tarif vereceğim şimdi sizlere. Bu çeşnili kıtırlar kahvaltıda, peynir tabağınızın yanında, beş çayında, gece acıkınca yiyebileceğiniz çok lezzetli atıştırmalıklar. İşin güzel tarafı evdeki malzemelerle her defasında farklı tatlar yaratabilmeniz. İşte tarifimiz:

Malzemeler: 

- 1,5 su bardağı un (gerekirse 2 su bardağı olabilir)

- 1 çay bardağı ılık su

- 1 çay bardağı zeytinyağı

- 1 tatlı kaşığı tuz

- 5 kurutulmuş domates

- İsteğe bağlı olarak dereotu, maydanoz, anason, kekik, zeytin dilimleri, peynir. (Burada kafanız karışmasın, istediğiniz malzemeyi koyabilirsiniz. Ben genellikle kuru domatesinin yanına dereotunu tercih ediyorum ama evde malzeme durumuna göre zeytin ve maydonoz da kullandım. her haliyle çok lezzetli oluyor.)


Hazırlanışı:

Unu hamur yoğurma kabınıza eletin. kullanacağınız malzemeleri küçük küçük doğrayıp içerisine ekleyin. Tuz, ılık su ve zeytinyağını ekleyip hamurunuzu yoğurun. Elde ettiğiniz hamuru yağlı kağıt kaplı tepsinize koyun, bastırarak tüm tepsiye yayın. istediğiniz şekilde dilimleyin. Ben kare kare ve uzun çubuklar şeklinde dilimleyerek denedim. Her haliyle harika oldu. Önceden ısıtılmış 180C fırında kızarıncaya kadar pişiriyoruz.


Afiyet olsun...

11 Ocak 2013 Cuma

Saçlarımız için devrim yaratacak ürün bulundu!

Kadın-erkek hepimizin en önem verdiği yerdir saçlarımız. Herkes sağlıklı ve güzel saçlara sahip olmak ister. Türlü ürün, şampuan, bakım malzemesi deneriz. Ama olmayınca olmaz. Hepimiz bomba bir yenilik bekler dururuz. Son yılların en büyük bombası Kerastase'dan geldi.

Son yıllarda sağlık ve güzellik alanlarında yapılan tüm çalışmaların odak noktası olan kök hücreler, yepyeni bir teknoloji ve Kérastase tecrübesi ile buluştu; Initialiste ortaya çıktı.


Bu harika ürünün lansmanında bende vardım. Kérastase Pazarlama Müdürü Neslihan Üner’in açılışını yaptığı lansmanda Dr. Tunç Tiryaki’nin kök hücre temalı sunumu yaptı ve orada olan herkes gibi bende bu sunumu şaşkınlıkla izledim. Kök hücre uygulamalarında Türkiye’nin en başarılı ismi olan Dr. Tunç Tiryaki yaptığı konuşmada kök hücrelerin gücünü anlatırken, Initialiste’in de saçlar üzerinde yaratacağı mucizevi etkiyi bizlere gösterdi.

“Saçın Geleceği” olarak nitelendirilen Initialiste, kök hücre teknolojisi kullanılarak elde edilen ilk saç bakım serumu! İçerdiği bitkisel kök hücrelerle saç köklerine etki ederek saçı hiç olmadığı kadar güzel, parlak ve güçlü hale getiren Initialiste, 24 yıllık çalışmaların ardından ortaya çıkan, saç bakım alanında devrim yaratacak bir yenilik!

Anne adaylarına da belirtmek isterim ki hamileliğiniz süresince bu serumu kullanmanızın hiçbir sakıncası yok. Ama siz yine de doktorunuza danışın. Güzel saçlı anne adayı olarak doğumunuzu bekleyin.

Beze tarifi

Minik minik, pıtır pıtır ve hafif bir tatlı tarifi vereceğim şimdi sizlere. Yapımı çok keyifli, sunumu güzel bezelerimiz. İnanın pastaneden aldığımız bezelerle alakası olmayacak. Ağzınızda dağılacak adeta. Kokusu da harika olacak. İşte köpük beze tarifimiz.

Malzemeler:

- 3 adet yumurta akı

- 1 su bardağı şeker

- 1 çimdik tuz

Hazırlanışı:

Öncelikle yumurtaların aklarını ve beyazlarını birbirinden ayırıyoruz ve aklarını bir büyük kabın içerisine alıyoruz. Aman dikkat hanımlar, eğer yumurtanın sarısı patlayıp beyazın içerisine karışırsa bezemiz istediğimiz gibi kabarmaz. Bu önemli notumuzu da araya sıkıştırdıktan sonra devam edebiliriz. Yumurtaların aklarını içerisine koyduğumuz kabımızı, içi sıcak su dolu bir tencerenin içerisine koyup ocağını üzerine alıyoruz. İçerisine bir çimdik tuz atıp mikserimizle çırpmaya başlıyoruz. Yumurta aklarımız köpürünce yavaş yavaş şekerimizi ilave ediyoruz. İyice köpürüp o bembeyaz kıvamını alınca sıkma kabına alıyoruz. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye şekil vererek fırına koyuyoruz. Önceden 100 derecede ısıtılmış fırında 1 saat pişiriyoruz.


Afiyet olsun...



10 Ocak 2013 Perşembe

Wyndham İstanbul Kalamış Marina’da Blue Harmony SPA deneyimi ile tanışın!

Vücuduna özen gösteren hanımlar ve beyler için çok güzel bir öneride bulunacağım şimdi. Dinlenmek, tazelenmek ve yenilenmek için bir fırsat: Wyndham İstanbul Kalamış Marina'da Blue Harmony SPA...

Anadolu yakasında yaşayan bir insan olarak Dünya'nın önde gelen otellerinden biri olan Wyndham'ın İstanbul'da açılması beni çok mutlu etti. Bunun yanında diğer bir mutluluğum da Blue Harmony SPA'nın Wyndham içerisinde açılmış olması.

Sevgililer Günü için canım sevgilime verebileceğim en güzel hediye alternatiflerinden biri bu olabilir diye düşünüyorum. Dinlendirici ve tazelendirici bir spa keyfi.

Meraklıları için işte detaylı bilgi...


Wyndham İstanbul Kalamış Marina’da Blue Harmony SPA deneyimi ile tanışın, ruh ve beden renginizi yakalayın!

Anadolu Yakası’nın en özel semtlerinden Kalamış’ta kapılarını açan Wyndham İstanbul Kalamış Marina’nın bünyesindeki Blue Harmony SPA, sizleri daha önce hiç yaşamadığınız bir deneyimle buluşturuyor…

Anadolu yakasında konumlanan Wyndham İstanbul Kalamış Marina, misafirlerine konforu ve kusursuz hizmet kalitesi ile her alanda yeni ve lüks bir yaşam stili sunuyor. Wyndham İstanbul Kalamış Marina, göz kamaştıran mimarisi ve kusursuz hizmet anlayışıyla kalite sevenleri beş yıldızlı premium şehir oteli konforu ile tanıştırırken; her misafirinin özel olduğunu unutmuyor. 3500 metrekarelik bir alana kurulan Blue Harmony SPA, ruhunuzu ve bedeninizi dinlendirmeniz, yeniden doğmuşçasına rahatlamanız için Wyndham Istanbul Kalamış Marina’da sizleri bekliyor.


Blue Harmony Spa’ya gelenler dinginlik ve huzur veren özel olarak tasarlanmış bir ortamda ağırlanıyor. Uzak Doğulu ve Türk Terapistler tarafından hizmet verilen Blue Harmony Spa’da her biri farklı özelliklerle donatılmış masaj odaları, çiftlere özel hamamlı ve jakuzili masaj odaları, kozmetik bakım ünitesi, buhar &sauna odası ve hamam yer alıyor. Her deneyimi misafirleri için kusursuz bir hale getirmeyi hedefleyen Wyndham İstanbul Kalamış Marina, bunun için dünyanın en özel markalarıyla birlikte Blue Harmony SPA’yı geliştiriyor. Home Made firmasının özel olarak ürettiği masaj yağlarının yanı sıra,  Carita Paris, Elemis, Sparitüel ve Teamae gibi uluslararası markaların kozmetik ürünleriyle özel bakımlar uygulanmaktadır. Bayanlara uygulanan kozmetik bakımlar sayesinde SPA keyifleri kat ve kat arttırılıyor.

Sağlığına ve güzelliğine hak ettiği önemi vermek isteyenlerin, konfor ve lüksle buluştuğu yeni adres Wyndham Istanbul Kalamış Marina Blue Harmony SPA olacak!

8 Ocak 2013 Salı

Ya hadım ya idam!

İğreniyorum.

Bu hayattan ve bu hayatı iğrençleştiren insanlardan nefret ediyorum.

Bu gün www.hurriyetaile.com sitesinde yayınlanan yeni yazımda Hindistan'da yaşanan toplu tecavüzü yazdım. Bu toplu hayvani gösterinin sonucunun idam ya da hadım edilmek olduğunu yazdım.

Şimdi www.hurriyet.com.tr sayfasını açıyorum ve bu konuyla ilgili yeni bir haber görüyorum. Haberi okuyorum ve insanlara olan inancım iyice bitiyor.

Din adamı sıfatıyla açıklama yapan iğrenç bir varlığın bu yaşamda ne işi var diye düşünüyorum. Bu tip zihniyetlerin yaşamasının ise insanlara ve hayvanlara haksızlık olduğunu düşünüyorum.

Ne hale geliyor dünyamız?

Ne hale geliyor insanlarımız?

Nasıl bir zihniyetle aynı havayı soluyoruz?

Hiçbirini bilmiyorum. Eminim sizlerde bilmiyorsunuz...

Yazımı okumak için lütfen tıklayın.

Hürriyette yer alan haberi okumak isterseniz yine buraya tıklayın.

Okuyun ve insanların dini yine nerelere ve nasıl alet ettiğini görün...

4 Ocak 2013 Cuma

Yeni yıl ve yeni kararlar

Her insan yeni yıla nasıl girersen öyle geçer diye bilir.

Bu güzel bir motivasyondur aslında.

O geceyi sevdiğiniz insanlarla keyifli geçirmek için program yaparsınız ki tüm yılı aynı insanlarla aynı şekilde geçirin.
Bu motivasyonla yılın kötü geçmesi mümkün mü?

Bence değil.

Bir de yeni yıla yeni kararlarla girmek gibi bir durum vardır.
Kararlar alınır, başlangıçlar yapılır.
Bu durumda iyidir aslında. En azından insanlar kendileriyle yüzleşirler.
Yapan yapar, yapamayan vicdan azabı çeker…

Ben de yeni yıla güzel girip yeni kararlar alanlardanım.

Ailem ve eşimle güzel bir yeni yıl yaşadım. Demek ki yılım güzel geçecek.

Üzerine bir de kararlar aldım.

Bu kararlar içerisinde biraz umursamazlık var.

Çevremde bana kötü enerji veren, motivasyonumu olumsuz etkileyen insanlarla görüşmemeye karar verdim.

Görüşmek zorunda olduğum insanlarında olumsuz enerjilerine karşı en olumlu enerjimi yayacağım ki kendileri gibi mutsuz olmama neden olmasınlar.

Yeni yılın ilk gününe harika bir haberle uyandım. Bu evrenin bana bir mesajı. Demek ki başarılı bir yıl olacak benim için.

Güzel bir yıl olacak biliyorum. Hem kendim için hem de yaşadığım dünya için dileklerim var.
Bu dünyada 3 zenginlik var bence. Sağlığımız, ailemiz ve onurumuz. Bunların dışında kalanlar yalan ve düzmece…


Hepimize güzel bir 2013 diliyorum. Kendim için bir iki kıyak istiyorum, bakalım olacak mı? :)

3 Ocak 2013 Perşembe

İtalya AŞK’ı

İtalya’nın hayatımda çok önemli bir yarı var. Öncelikle eşimle birlikte balayımızı burada geçirdik. Ayrıca canım ablamla küçük bir kaçak yapmak için yine İtalya’yı tercih ettik. Anlayacağınız hayatımdaki iki önemli insanla keyifle gezip dolaştığım bir yer oldu İtalya…

Her yerinden tarih fışkırıyor demek yeterli olur sanırım. Adamlar nereyi kazsalar oradan bir tarihi eser çıkmış. Eee insanlar da bu durumu kullanmayı iyi bilmişler ve turistik değerlerine iyi bakmışlar.


Kısa kısa notlarla size birkaç öneride bulunmak istiyorum hemen.

Roma harika, Floransa çok şirin ve sıcak, Pisa şehri masal ülkesi gibi, Venedik ise çok romantik. Diğer gezdiğim şehirlerin hepsi ayrı ayrı güzel ama bu dördü çok akılda kalıcı.

Balayı, bayram tatili, hafta sonu kaçamağı, birkaç günlük izin değerlendirmesi hiç fark etmez, her halükarda İtalya’ya gitmenizi öneriyorum.

Emin olun hiç yabancılık hissetmeyeceksiniz. İnsanları aynen bizim gibi. Mimiklerini kullanmaktan ve sesli konuşmaktan çekinmiyorlar. Bol bol korna çalıyorlar, flörtöz ve eğlenceliler.

Makarna ve piza yiyin, ev yapımı şaraplardan için, cafelerde oturup dünyanın en lezzetli kahvelerinin tadına bakın ve mutlaka tiramusu deneyin.


Bol gezmeli ve yemeli bir tatil yapmak istiyorsanız İtalya en iyi tercihlerden biri emin olun. Sevgilinizle aşkın doruklarına çıkıp, arkadaşlarınızla eğlencenin dibine vurun.

Size küçük bir öneri: hangi şehrini gezerseniz gezin günlük otobüs turu satın almayı ihmal etmeyin. Hani taksimde de var, şehir turu yaptıran iki katlı ve üstü açık özel gezi otobüslerinden. Bol bol fotoğraf çeker, kulaklıkla anlatılanları dinler ve ayaklarınız ağrımadan gezersiniz. İstediğiniz durakta inip, istediğiniz durakta yeniden binin. Çok keyifli ve güzel bir deneyim olacaktır emin olun.

Kısa kısa notlarımla gezdiğim yerleri anlatmaya başladım. Şimdiden hepinize iyi gezmeler…

Muzlu Muffin Tarifi

Hanımlar işte size çok kolay ve pratik bir tatlı tarifi. Hem hafif hem de lezzetli. Çocuğunuza ya da çat kapı misafirinize ikram edebileceğiniz pıtır pıtır kekler. En güzel tarafı da mikserle karıştırmak zorunda olmadan şipşak hazırlayabilmek.

Malzemeler:

- 2 adet olgun muz

- 1 adet yumurta
- Yarım su bardağı sıvı yağ

- ¾ su bardağı toz şeker

- 2 su bardağı un

- 1 paket kabartma tozu
- İsteğe göre parça çikolata ya da fındık

Hazırlanışı:

Muzları bir tabakta çatal yardımıyla ezip, köşe kaldırıyoruz.
Yumurta, şeker ve sıvı yağı bir kapta karıştırıyoruz. Üzerine unu, kabartma tozu ve muzu ekleyip spatula ile karıştırıyoruz. İsteğe göre damla çikolata ya da fındığı ekleyip bir defa daha karıştırıp kaplara alıyoruz. 180 derece fırında pişiriyoruz. Kabardıktan ve hafif renk değiştirdikten sonra içerisine bir kürdan batırıp piştiğini anlayabilirsiniz. Eğer malzemeler kürdana yapışmıyorsa pişmiş demektir.


Önemli bir not eklemek istiyorum. Bu karışımı aşırı derecede karıştırmıyoruz. Puf puf olmasının sebebi bu.


Afiyet olsun…